INSTRUMENTATION

AŞAMALAR

1. AREL'DEN TESLİM ALINAN CİHAZLARIN LABORATUVAR ORTAMINDA TESTE TABİ TUTULMASI
2. CİHAZLARIN İNCELENECEK BİNALARA YERLEŞTİRİLMESİ

Proje çalışanlarından Doç. Dr. Kemal Beyen'in Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nde çalıştığı yıllarda kurulmuş olan minyatür sarsma masalı termik şartlandırıcı, sinyal şartlandırıcı ve yazılım ara yüzeyinden oluşan uluslararası cihaz kalibrasyon ve kabül şartlarını sağlayan düzenek, deprem mühendisliği bölümü başkanı Prof. Dr. Erdal Şafak'ın izniyle, AREL-DAC serisi Kandilli Rasathanesi'nde kullanılan Guralp ve GeoSig ivme ölçer cihazlarıyla beraber teste tabi tutuldu.

Test Düzeneği ve ortamı Şekil 3'de görüldüğü gibi mini sarsma masası, termik şarlandırıcı kabin, sarsma masasını kontrol eden bir kontrol ünitesi ve MatLab tabanlı kontrol ve veri işleme altlıklarını (Toolboxes) kullanarak makro yazılmış bir yazılım (C++ dilinde) yüklü bilgisayar donanımından oluşmaktadır.  Test ekibi 3 gün süren ve Tablo'da verilen sarsma masası ve sensör hassaslıklarını göz önüne alarak ölçeklendirilmiş on değişik deprem ve sinyal zaman hikayesi kayıtlarını kullanarak 10 adet test cihazı (AREL) + refakatci/referans 2 cihaz (Guralp ve GeoSig) aynı sarsma masası ortamında olmak üzere, bütün bileşenleri için iki yönde uygulanarak 600 defa test işlemi yerine getirilmiştir.

Saha Çalışmaları

Bina türü yapılar üstünde genelde iki değişik ölçüm yapılmaktadır. Bunlar çevrel (ambient) titreşim ölçümleri ve yapısal ve kullanım şartları eğer imkan veriyorsa dinamik zorlama kuvvetler altında titreşim ölçümleridir. Bu proje kapsamında çalışmaya değer görülmüş bina stokumuzdan ölçüme elverişli olan binalardan bu zaman dilimi içerisinde izin alınabilenlerde çevrel titreşim ve yerleşim olmayan boş ve hasar seviyesi uygun olan binalarda ise dinamik zorlama kuvvetler (yapay deprem üreteci ile) altında titreşim ölçümleri yapılmıştır. Yapıların bulunduğu konum civarında açık sahada mikro-titreşimlerin (microtremors) ölçülmesi yerel zemin şartlarının (yüzey geometrisi, tabakalanma geometrisi, vadi, yamaç, basen çanağı konumu, kanal, tepe, eski nehir yatakları, aluvial fanlar, teras birikintileri vesaire) dalga yayılımını ve elastik mühendislik parametrelerini şekillendirmede baskın etken olduğunu biliyoruz (Beyen, 2004). Bu nedenlerle, yerinde ölçüm ile zemin değerlerinin tespit edilmesi, yönetmelik çerçevesinde amprik formulasyon yönlendirmelerine göre daha gerçekçi olan bir diğer önemli saha çalışmasıdır. Bu çalışmalar geoteknik sondaj verileri ile yapılan yerel tepki analizlerine ayrıca önemli bilgi sağlayacaktır.